Budaklı kahvaltılı basın toplantısında; “Şahsım ömrüm boyunca Sivas'ta ticaret yaptım. Tüm ömrümü Sivas hayali ile süsledim.Siyaset arenasında 10 gün öncesine kadar Türk milletini, Türk milliyetçilerini temsil eden MHP Sivas teşkilatında çeşitli kademelerde görev yapmış; son 5 yıl içerisinde milli duruşumuza zafiyet olmasına rağmen inanmış bir ülkücü olarak bekledim. İdeoloji ve Türk Milliyetçiliğinde hep geri adım atılmasına daha fazla dayanamadım ve istifa ettim” dedi.
Budaklı yaptığı açıklamasının devamında; “Yıllardır MHP'de strateji uzmanı olarak görev alan; Ülkücü kimliği ile Türk Milliyetçiliğinde doğru yolda olduğuna inandığım Prof.Dr. Sayın Ümit Özdağ'ın yeni kurmuş olduğu Zafer Partisine katıldım. Zafer Partisi genel başkanı Prof. Dr. Ümit Özdağ ve MHP eski Sivas Milletvekili, Sivas'ın gururu Mehmet Ceylan'ın isteği ile Zafer Partisinde Sivas'ta tüm Sivaslı ve Türk Milliyetçileri ile aynı çatıda buluşabilmek için Zafer Partisi Kurucu İl Başkanlığına atandım. Bu yolda İl Başkanı olarak, hangi partiye mensup olursa olsun Atatürk İlkeleri doğrultusunda Türk Milliyetçiliği yolunda olan tüm Sivaslı arkadaşlarımı Zafer Partisi Kurucu üye ve yöneticisi olmak üzere Zafer Partisine davet ediyorum. Sivas için ümidi olan, hedefi olan ve söylenecek sözü olan tüm hemşehrilerimiz ile şuanda telefon ile iletişime geçebilirim ve en kısa zamanda İl Teşkilat binamız faaliyete geçince binamızda ağırlamak ve dinlemekten onur duyarım. Hedefimiz , gayemiz Türk Milletinin kutlu vatanının Anadoludaki ili olan Sivas'ımızı yeniden yeni bir Sivas olarak şaha kaldırmak için el ele verip çalışmaktır.
Büyük Türk Milletinin bütün mensuplarını zengin,özgür,güvenli sosyal adaleti benimsemiş,geleceğe güvenle bakan bir Türkiye'de yaşatabilmek için ülkemizi beka ve varlık tehdidi ile karşı karşıya bırakan ağır ve derin krizi aşabilmek için Türkiye'nin , Türk Milletinin menfaatlerini gerçekleştirecek radikal kararları alabilecek iradeye kavuşulması zorunludur.
Zafer Partisi Atatürk çizgisinde Türk Milliyetçiliğini benimseyen liyakatli kadrolar öncülüğünde bu çöküş sürecinden çıkmak ve zaferlere ulaşmak için kurulmuştur. Türk Milleti halkımızı iki cepheye bölen,düşmanlaştıran ve kendinden olmayana ya hain ya terörist yaftası yapıştıran yönetimden bıkmış usanmıştır. Zafer partisi bu hengameden çıkmak için beka tehdidi krizi ve bölünmüşlüğü aşabilmek için 3. seçenek olarak çıkmıştır.Zafer Partisi ekmek davasını milli güvenlik meseleleri kadar sahipleneceğini ortaya koymuştur.
Alın teri döken,çaba sarf eden yenileştiren herkesi mükafatlandırmak isteyen bir siyasi partiyiz.
Ülkemizdeki mülteci sayısı milli tehdit haline gelmiştir. 5 milyon 300 bin Suriyeli ve diğerleri ile 8 milyona yakın bir mülteci ülkemizde barınmaktadır. Bu göç insani ve vicdani olarak gösterilse de konunun özeti çok farklıdır. Amerika ve Avrupa iş birliği ile Suriye bombalatılarak , Türkiye'ye insani sığınma hakkı gibi gösterilen ve yaş ortalaması genç nüfus barındıran 5 milyon 300 bin tehlikeli göç teslim edilmiştir. bu kişilerin yaş ortalaması ve doğum oranlarına bakılınca 10-15 yıl içinde sayıları 10-15 milyonu bulacaktır.Ülkemize geleceğe yönelik stratejik bir düşmanlık olarak uygulanan bu göç Türk Milletinin en tehlikeli beka sorunudur.Kısaca bu sorun Esed ile anlaşarak , insani alt yapı hazırlanarak, vicdani ve dini değerlerimize uygun şekilde 1 yıl içerisinde tamamı geri gönderilecektir.
Stratejik geleceğimiz için Türkiye'nin kalbi,incisi İstanbul'umuzdaki tüm sanayi sektörlerinin Ülkemizin 7 bölgesine stratejik öncelikler ile taşınmasını sağlayacağız.Sanayicilerimize her türlü maddi ve alt yapı hizmeti vermek kaydı ile Türkiye'mizin tüm illerini Sanayi ve üretim merkezi haline getireceğiz. 1970 ve sonrası İstanbul'a olan göç bu vesile ile tekrar 7 bölgemize dağılacak ve her ilimiz üreten çalışan nüfusu çoğalan ve ekonomisi güçlenen birer il olacaktır. dolayısıyla Dünya'nın gözbebeği Türk milletinin kalbi olan İstanbul turizm ve sanat alanında Türk Milletinin gözbebeği olarak korunacaktır. Deprem korkusu ve nüfus yoğunluğu ile ilgili alınacak tüm tedbirler daha kolay alınacak ve İstanbul yaşanabilecek bir hal alacaktır.
Daha nice yönetim planlarımız ile Zafer Partisi olarak, milletimizi ikiye bölüp cehpeleştiren zihniyet karşısında milletimizin huzuruna 3. yol olarak çıkmış ve Atatürkçülük çizgisinde,Türk Milliyetçiliği doğrultusunda Türk Milleti ile beraber omuz omuza, yalnızca iktidara karşı değil yaşanabilir, hak ve hukukta eşit, mutlu ve yarınlardan umutlu bir ülke olmak için hedef edinmiş bir siyasi yapıyı inşa ediyoruz.
Duruşu olan, para pul ve ikbal uğrunda eğilmeyen, sözü elif gibi dosdoğru olan düşünce insanlarının bir araya geldiği bir kuruluş bir oluşumuz.
Şehrimizde kucaklaşması gereken insanlar yumruklaşmaya devam ettiği için şehre katkı sağlayamıyoruz. Şehrimizin bir markası yok. Siyasi,ticari,sanayi ve turizm dahil olmak üzere bir amaç belirlenmemiş, şehrin geleceğine dair seçenekler belirlenmemiş ve Sivas adına plan ve hedeflerimiz yetersiz kalmıştır. Zafer Partisi olarak nelerde değişiklik olmalı bakacağız. Yine yeniden Sivas için amaç ve imkanlarımız ve dahi plan ve hedeflerimizi belirlemek üzere ortak akla başvuracağız.6 ay içerisinde şehre dair sözü ve fikri olan hemşehrilerimizle "yarınlardan ümitliyim" diyerek çalıştay yaparak Sivas'ımıza dair siyasi hedeflerimizi belirleyeceğiz.
Sivas'ta yerel siyasetteki gruplaşmanın siyasi intikam duygusuna dönüşmesiyle şehrimiz son 7 yıldır her yıl biraz daha geriye gitmektedir. örneğin Sivasta kapasite raporu sayısı;
2014 te 377
2015 te 369
2016 da 355
2017 de 272 hep bir azalma mevcut.
Sivas'ta memur , kamu işçisi , özel sektör çalışanı , iş insanlarının sorunlarının tespiti yapılamamaktadır. İşsizlik had safhadadır. Şehrimizin organize sanayi istihdamı 2014'ten bu yana hep gerileyerek devam ediyor. Genel olarak asgari ücret ve bir miktar üstü kazanan nüfus oranımız %40 ve üstü.
Tüm çalışanlar 9 saat çalıştıktan sonra ikinci bir iş ayarlayarak ek kazanç sağlayıp geçinebilmek için sağlıklarından sosyal yaşamlarından aile hayatlarından taviz vermektedir.
Sivas kamuda yatırım alan ilk 10 il arasında olmasına rağmen ihtiyaç ve yatırımlar doğru tespit edilemediği için faydasız kalmıştır.
Öncelikle eski yapılar yıkılıp yenisi yapılarak istihdam dışı harcamalar üzerinde yatırımlar yapılmaktadır. Öğretmen evi gibi "şimdi ne olacak" diye düşündüğümüz,şehrimiz ekonomisini bitirecek olan 10.000 kişilik yurt yapımının yanlış mevkiine yapılması gibi hatalı ve siyasi inat uğruna yatırımlarla doludur.
Hızlı tren meselesi doğru bir yatırımdır fakat tamamen siyasi propaganda malzemesi olmuş; hızlı tren reklamı 5 seçimdir yapılmış Sivaslı takdir etmiş, oy vermiş fakat hala bir seçim sonra gelecek durumdadır. Sivas takdiri kabak tadı vermiştir.
Sivas'ımız rutin görevlerini yerine getiren İl Başkanları ve Milletvekillerine sahiptir. Şehrimizde futbol hariç diğer spor dalları gerileme dönemindedir.Sivas'ta büyüyen tek kurum icra dairesi olmuş ve 1 ilave edilmiştir. İcra dairesindeki iş istihdamı had safhada çoğalmıştır. Kaç yıl olmuş Cumhuriyet Üniversitemize hukuk fakültesi açılmış fakat hala öğrenci alacak hale gelmemiştir.
Sanırım hukuk fakültesi unutulmuştur.
Uzun lafın kısası kısa sürede şehre dair amaçlarımızı saptayacağız. İmkanlarımızı tespit edeceğiz ve seçeneklerimizi belirleyeceğiz. Bu araştırmamızı bir plana bağlayıp Sivas'ta başta Valimiz olmak üzere tüm kamuoyuna açıklayacağız.
Son 15 yıldır Sivas'ta seçilmişlerin mental yorgunluğa kapıldıklarını gözlemlemekteyim. Sivas'ın son 5 yıldaki tüm yatırımları, atanmış görevlilerin yaptığı bana Sivas'ta Siyasi İl başkanlarının neden sustuklarını düşündürmektedir.
Suçlu aramayacağız. Muhalefet demek uyarıcı demektir.
Yapılan iyilikleri taktir edip, var olan eksik ve yanlışları söylemek şehre karşı ana görevimizdir. Bu vesile ile Sayın Valimize Sivas'ın bu duruklama döneminde yaptığı yatırımlara; gübre fabrikası ve bir çok eser için teşekkür ederim.
Beni dinleyen, başta programımıza katılan basın mensupları olmak üzere tüm Sivas'lı hemşehrilerimizin ocağı kutlu ağzı tatlı olsun temennilerimi sunarım. Sorunlar aşmak içindir. Bir olalım diri olalım. Eski Sivas deyimi gibi; aza sormuşlar nereye çoğun yanına demiş” ifadelerine yer verdi.
