Dünya
Giriş Tarihi : 09-08-2012 19:17

UEP'yi Şirket Evlilikleri Kurtaraca

Deloitte, küresel sektörlere yönelik analizlerini kamuoyuyla paylaşmaya devam ediyor. Deloitte’un en son yayınladı

UEP'yi Şirket Evlilikleri Kurtaraca
Deloitte, küresel sektörlere yönelik analizlerini kamuoyuyla paylaşmaya devam ediyor. Deloitte’un en son yayınladığı “Enerji Öngörüleri 2010” raporuna göre küçük enerji şirketleri büyüklerden, büyük şirketler ise devlet şirketlerinden kaynaklanan rekabetle baş etmek zorunda. Bu nedenle birleşme ve satın almalarda artış yaşanırken 2011’de bu eğilim kriz öncesindeki yüksek düzeyine erişecek. Yenilenebilir enerji kaynakları, akıllı şebekeler ve yeniden yapılanan enerji şirketleriyle enerji piyasası önümüzdeki dönem değişen yeni bir kimliğe kavuşuyor Deloitte, dünya için kritik bir öneme sahip olan enerjinin geleceği konusundaki tahminlerini bir rapor kapsamında biraraya getirdi. “Enerji Öngörüleri 2010” adlı raporunda enerji sektöründeki gelişmeleri değerlendiren Deloitte uzmanları, çeşitli sektör yöneticileriyle yaptıkları görüşmeler sonucunda ilginç bulgulara ulaştılar. Deloitte Türkiye Enerji ve Doğal Kaynaklar Endüstri Lideri ve Danışmanlık Ortağı Sibel Çetinkaya rapor hakkında şunları söyledi: “Enerji konusunda dünya yeni yönelimler peşinde ancak giderek artan nüfus ve artan ihtiyaçlar nedeniyle konvansiyonel enerji kaynakları hala önemini koruyor. Deloitte’un enerji piyasası öngörülerini yansıtan bu rapor, enerji sektörü için bir gelecek resmi çizerken, yenilenebilir enerji başta olmak üzere Akıllı Şebekeler gibi konuların daha rasyonel kaynak tüketimindeki rolüne de gönderme yapıyor. Deloitte, bütün yöneticilerimizin yararlanabileceği bu değerli raporun yanı sıra dünya enerji sektöründeki danışmanlık deneyimi ile bu sektörde faaliyet gösteren kuruluşlarımıza destek olmaya hazırdır”. Birleşme ve satın almalar artış gösterecek Uluslararası petrol ve doğal gaz firmalarının önümüzdeki yıllarda çeşitli sorunlarla baş etmek zorunda kalacağı ifade edilen Deloitte raporuna göre sektördeki birleşme ve satın alma girişimlerinin 2010 yılında hız kazanacağı, 2011 yılında ise bu tür girişimlerin kriz öncesi seviyesine erişeceği tahmin ediliyor. Bağımsız ve küçük petrol ve doğal gaz firmaları, petrol fiyatlarındaki ani değişimlere ve vergi rejimlerindeki değişikliklere karşı duyarlı olmaya devam ederken bu sektörde büyümenin yolu satın almalar veya birleşmelerden geçiyor. Madencilik sektöründe ise şirketlerin rakipleri sadece büyük şirketler değil. Çin gibi ülkelerin dev kuruluşları da sadece orta ölçekli şirketleri değil büyükleri de sıkıştırarak bu pazardaki rekabeti kızıştırıyor. Bu nedenle sektörde “Satın al veya satın alsınlar” sloganı hakim bir yaklaşımı ifade ediyor. 2010’da bir başka gelişme de devletler arasındaki petrol transferlerinin artması olacak. Cazip anlaşmalarla gerçekleştirilen bu aktarım projeleri, önümüzdeki birkaç yıl içinde uluslararası petrol şirketlerinin yüzleşmesi gereken önemli sorunlardan biri haline gelebilir. Ancak uzun vadede petrol talebi arzın çok üzerinde gerçekleşeceğinden her tür şirket bu ihtiyacı karşılama çabası içinde olacak. Akıllı şebekeler Bu sektörde beklenen bir diğer gelişme ise akıllı şebeke yatırımları olarak kendisini gösterecek. Bilgisayar sistemleri ve akıllı sayaçlarla enerji üretim, dağıtım ve tüketiminin çok daha verimli düzeylere yükseltilmesini sağlayan Akıllı Şebeke yatırımları ile enerji tüketiminden %60’lara varan bir verimlilik elde edildiğine dikkat çekiliyor. Mevcut konvansiyonel elektrik şebekelerindeki verimliliğin %33 gibi düşük bir seviyede olduğu vurgulanan raporda akıllı şebeke yönetimin büyük bir pazar potansiyeli taşıdığı ifade ediliyor. 2007 yılında 49 milyon olan akıllı sayaç sayısı 2009 yılında 73 milyona erişirken, Akıllı Şebeke yatırımlarının 2008 yılındaki 12 milyar dolar seviyesinden 2014 yılında 33 milyar dolara tırmanması bekleniyor. Güneş ve rüzgarın coğrafyası Yenilenebilir enerji üretiminde aynı zamanda fosil yakıtların da kaynağı olan iki bölgede artış olacağı öngörülmektedir. Deloitte’a göre Orta Doğu ve Kuzey Afrika, hem coğrafyanın sağladığı olanaklar, hem de demografik dağılımları açısından yenilenebilir enerji sektöründe lider pazarlar olmaya aday görünüyor. Deloitte raporunda enerji sektörüne yönelik çok sayıda bulgu yer alıyor. Bunlardan biri de petrol ve doğal gaz firmalarının karar verme mekanizmalarıyla ilgili görünüyor. Bu sektörde karar verme süreçlerine merkeziyetçi bir yapı kazandırmak, keşif ve üretim çalışmalarının verimliliğini artırırken bu iş süreçlerindeki dağınıklığı, karmaşayı ve yüksek maliyetleri de azaltıyor. Bu nedenle belli bir vadede karlılıklarını artırmak isteyen bu tür şirketler karar alma süreçlerini de merkezileştirme yoluna gidecekler. Deloitte’un yayınladığı enerji sektörü hakkındaki ayrıntılı “Enerji Öngörüleri 2010” raporunu www.deloitte.com.tr web adresinden PDF formatında indirebilirsiniz. Boğaç YÜZGÜL
AdminAdmin