C.Ü. Şehirden Uzak

Sivasın önemli TV kanallarından SRT televizyonun rektörlük seçimiyle alakalı açık oturumu’na Üniversitenin Sivas’tan kopukluğu damgasını vurdu. Oturuma katılan Eğitimci işadamı Murat KAYA; “Eskiden ırmağın bu tarafı ile obür tarafı derlerdi. Şimdi ise aramızda Hindikuş dağları kadar mesafe var” dedi. Yaklaşan rektörlük seçimiyle ilgili tüm konular, dün akşam SRT televizyonunda “SİZİN İÇİN BURADAYIZ” adlı açık oturumunda ele alındı. SRT genel yayın koordinatörü Özkan Tosyalı’nın hazırlayıp sunduğu, SRT program yapımcısı Nihat Bulut’un soru ve yorumları ile katkı sunduğu programa Av.Ömer KURT, eğitimci işadamı Murat KAYA , sağlık işletmecisi Alparslan BAYYOZGAT ve C.Ü den İnternet Gazetecileri Derneğini temsilen Yrd. Doç. Dr. Faruk TÜRKER katıldı. CÜ’yü her yönüyle ameliyat masasına yatıran programa, dershane işletmecisi Murat KAYA’nın iddiaları damgasını vurdu, KAYA; “eskiden ırmağın bu tarafı ile obür tarafı derlerdi. Şimdi ise aramızda Hindikuş dağları kadar mesafe var” dedi. 15 öğretim üyesinin haftada bir gün Sivas’a geldiği, Ankara!da söyleyen Murat KAYA; TUS sınavlarında en alttan 2. yiz. ALES sınavında yine durumumuz içaçıcı değil. Hizmet ve üretim adına hiçbir şey yok. Bilimsellikte 34. sıradan 54. sıraya düştük. Binası olup, dekanı olup öğrencisi olmayan tek fakülte bizde dedi. Üniversite yönetimini eleştiren KAYA, “Kafa yapılarına uygun eleman bulamadıkları için öğretim üyesi alamıyorlar. Olanı da göndermeye çalışıyorlar iddiasında bulundu.” Açıkoturuma telefonla katılan rektör Prof. Dr. Mehmet BAKIR ise “ne olduğu belli olmayan ve Üniversite konusunda uzman olmayan kişilerle neyi tartışıyorsunuz” dedi. Ancak BAKIR’ın konuşmasında “orada 3-4 kişi oturmuş yalan yanlış konuşuyorsunuz” gibi saldırgan ve kaprisli konuşması sadece program katılımcıları değil, izleyiciler tarafından da ayıplandı. Av.Ömer KURT YÖK başkanı ile yaptığı görüşmeden sözetti. “YÖK başkanı hiç isim telaffuz etmedi, ancak aday sayısını abartılı bulduğunu, yapılması gerekenin aynı hedefleri paylaşan adayların birleşmesi, bu güç birliği ile üniversiteyi ve Sivası evrensel, özgürlükçü, siyasallaşmamış bir ortam haline getirmektir.” Program sonunda, bacasız fabrika olduğu söylenen Cumhuriyet Üniversitesine nasıl bir rektör? sorusuna cevap aranırken Murat KAYA Tıp Fakültesi Hastanesinin halkla iletişiminin zayıf olduğunu, uzman sayısının az ve ilgisiz olduğunu söyledi Yard. Doç. Dr. Faruk Türker kendisinden örnek vererek “bardağın dolu tarafını görmek lazım” dedi “Ben Batman doğumluyum ama kendimi Sivaslı kabul ediyorum, 1995 yılında Sivas’a geldiğimde Sivas ile ilgili negatif propagandalar sonucu en fazla 1 ay sonra geri giderim diye düşünmüştüm ancak 1995 ten bu yana yaklaşık 13 yıldır buradayım, hep halkın içinde oldum, halkla iç içe ve etkileşim içinde bütün problemlerin üstesinden geldik. Şu anda Ulu Camii civarında kendi evimde oturuyorum. Sivas bana çok şey kazandırdı, Sivasa ve Sivas halkına çok şey borçluyum” diyerek şöyle devam etti “Bütün problemlerin ve çözümsüzlüklerin temelinde SEVGİ ve İLETİŞİM eksikliği yatıyor. Benim Sivas halkı ile iletişimim karşılıklı sevgi ve saygıya dayanıyor. Siz Sivas halkına yakın olursanız onlar da size yakın olur. Şu an 4 ayrı uluslarasarası projenin koordinatörüyüm. Belediyemizin de uluslar arası toplantılarında fahri Tercümanlık yapıyorum. Ayrıca Sivas’ta görev yapan İngilizce Öğretmenlerinin başkanıyım. İYİLİK derneğinde Başkan yardımcısı olarak görev yaptığım süre içerisinde birçok ulusal ve uluslararası projeye imza attım. Bütün bu çalışmalarımda şunu gördüm; Sivas ve Sivas halkı ile ilgili çözüm üretirseniz, halk sizi bağrına basar. Ben halkın sevgilisiyim” Uz.Dr.Alparslan BAYYOZGAT da Sivas insanının birlik ve beraberlik içerisinde bulunması gerektiğini, Sivaslıların ÜNİVERSİTESİNE sahip çıkması kadar doğal bir şey olamayacağını ifade etti. BAYYOZGAT “Etnik gurupların çarpışmadığı, bilgi ve projelerin çarpıştığı bir üniversite özlemimizdir” dedi …